Şirketlerin yaptıkları bağış ve yardımları indirime konu etmesi 5510 sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu 10’ncu maddesi çerçevesinde değerlendirilecektir.

Maddenin hemen başında indirim şartı ‘’bağış ve yardım tutarının beyanname üzerinde gösterilmesine’’ bağlanmıştır. Yani yapılan bağış ve yardım tutarı doğrudan gider yazılarak Gelir Tablosunda bırakılmayacak, gider yazıldıktan sonra beyanname üzerinde matraha eklenecek ve KVK 10’ncu madde çerçevesinde yine beyanname üzerinde indirim konusu yapılacaktır.

Bir diğer husus ise ‘’sıralama’’ önceliğidir. Bir şirketin Ar-Ge indirimi hakkı varsa veya amatör veya profesyonel spor dalları ile ilgili ‘’sponsorluk’’ harcamaları varsa bu tutarlar beyanname üzerinde ‘’bağış ve yardımdan’’ önce indirilir.

Önemli hatırlatmalarımızdan biri de bağış-yardım tutarlarının ‘’zarar olsa dahi indirilecek istisna ve indirimlerden’’ olmadığıdır. Yani bir şirketin ticari kurum kazancı yoksa bağış ve yardım indirimi hakkı kullanılamayacaktır. Mesleki literatürde ‘’zararı derinleştirmek’’ olarak adlandırılan bu durum ‘’ticari kazanç ve mali kâr’’ kavramlarına göre her zaman tartışma konusu olmuştur.

Örneğin bir şirketin 100,00 TL. ticari zararı olsun. 200,00 TL.’de Kanunen Kabul Edilmeyen Giderleri olsun. Bu durumda şirket ticari zarar hesaplamış, kâr ve ilaveler toplamı da 100,00 TL. olmuştur. Başka indirim ve istisna olmadığı varsayımı altında %5 yararlanılma hakkı olan 20 TL. bağış ve yardım indirimi olduğunu düşündüğümüzde kurumun vergi matrahı ne olacaktır?

1. Görüş

Şirket ticari zarar hesaplamıştır. Hiçbir indirim hakkı yoktur. Vergi Matrahı 100,00 TL.’dir. 20,00 TL. bağış tutarı indirilemez.

2.Görüş

Şirket her ne kadar ticari zarar da hesaplasa vergiye esas bir matrah oluşmuştur. Şirketin vergi matrahı 95,00 TL. olacaktır [100-(100x0,05) = 95]. 20,00 TL. bağış tutarının ancak 5,00 TL. kısmı indirilebilir.

Ticari Kâr – Mali Kâr tartışmasında görüşümüzü açıklamadan önce bağış ve yardım indiriminin temel şartlarını sıralayalım. KVK 10/1-c-ç maddesi şöyledir:

c) Genel ve özel bütçeli kamu idarelerine, il özel idarelerine, belediyelere ve köylere, Bakanlar Kurulunca vergi muafiyeti tanınan vakıflara ve kamu yararına çalışan dernekler ile bilimsel araştırma ve geliştirme faaliyetinde bulunan kurum ve kuruluşlara makbuz karşılığında yapılan bağış ve yardımların toplamının o yıla ait kurum kazancının % 5'ine kadar olan kısmı.

ç) (c) bendinde sayılan kamu kurum ve kuruluşlarına bağışlanan okul, sağlık tesisi, 100 yatak (kalkınmada öncelikli yörelerde 50 yatak) kapasitesinden az olmamak kaydıyla öğrenci yurdu ile çocuk yuvası, yetiştirme yurdu, huzurevi ve bakım ve rehabilitasyon merkezi inşası dolayısıyla yapılan harcamalar veya bu tesislerin inşası için bu kuruluşlara yapılan her türlü bağış ve yardımlar ile mevcut tesislerin faaliyetlerini devam ettirebilmeleri için yapılan her türlü nakdî ve aynî bağış ve yardımların tamamı.

10/1-e ise Bakanlar Kurulunca yardım kararı alınan doğal afetler dolayısıyla Başbakanlık aracılığı ile makbuz karşılığı yapılan aynî ve nakdî bağışların tamamını indirebilirsiniz demektedir.

Yukarıdaki madde metinlerini şöyle sadeleştirelim:

1-Kamu kurumu ve/veya kamuya yararlı kuruluşlara yapılan yardımlar ‘’kazancın’’ %5’ine kadar,

2- Kamu kurumu ve/veya kamuya yararlı kuruluşlara yapılan ‘’okul ve sağlık yardımları’’ ile ‘’Bakanlar Kurulu kararına dayalı ve Başbakanlık hesabına’’ yapılan yardımların ‘’kazancın’’ %100’üne kadar olan kısmı,
indirim konusu yapılabilir.

Peki bu kazanç denen unsur nedir? Kazanç deyince ne anlaşılmalıdır? Ticari Kazanç mı anlaşılmalı yoksa Mali Kâr mı anlaşılmalıdır?
Meslektaşlarımızın hatırlayacağı üzere 2009 yılına kadar E-Beyanname sistemi üzerinde ticari kazancın %5 kısmını aşan indirim tutarları sistem tarafından reddediliyor ve uyarı veriyordu. Fakat sonraki yıllarda bu uyarı verilmedi ve ticari kurum kazancını aşan tutarlar sistem tarafından kabul edildi.
%100 indirim hakkı bulunan yardımlarda sorun çıkmamakta, fakat %5 sınırlaması getirilen bağışlarda hesaplamaya esas kazancın ne olacağı hep tartışılan bir husus olmaktadır.

1 Seri No.lu Kurumlar Vergisi Genel Tebliği, indirilebilecek bağış ve yardım tutarının tespitinde esas alınan kurum kazancını bir formülle açıklamıştır:
Ticari bilanço kârı - (iştirak kazançları istisnası + geçmiş yıl zararları)

İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı Mükellef Hizmetleri Gelir Vergileri Grup Müdürlüğü’nün 03/05/2010 tarih ve B.07.1.GİB.4.34.16.01-KVK 10-66 sayılı muktezasında ise tebliğde yer alan formüle atıf yapılmış ve üst sınır olarak ticari kurum kazansının alınması gerektiği belirtilmiştir:

‘’…1 Seri No.lu Kurumlar Vergisi Genel Tebliği’nde, indirilebilecek bağış ve yardım tutarının tespitinde esas alınan kurum kazancı, zarar mahsubu dahil giderler ile iştirak kazançları istisnası düşüldükten sonra, indirim ve istisnalar düşülmeden önceki [Ticari bilanço kârı - (iştirak kazançları istisnası + geçmiş yıl zararları)] tutardır." açıklamaları yer almaktadır. Bu hüküm ve açıklamalara göre; şirketinizce kurumlar vergisi beyannamenizde indirim konusu yapılacak olan bağış ve yardımlara ait üst sınırının hesaplanmasında ticari bilanço karınızın dikkate alınması gerekmektedir. ‘’

Görüleceği üzere hem tebliğ hem de mukteza ticari kurum kazancını işaret etmiştir. Bu durumda bağış ve yardımlara ait indirim hesabında ticari kazanç-mali kazanç tartışmasının son bulması gerektiği ve ticari kurum kazancının dikkate alınması gerektiği görüşündeyiz. Kanaatimize göre ‘’kazanç’’ ifadesi kurumun iştigal konusu ile ilgili veya mutad olmayan faaliyetleri sonucu elde ettiği gelir ve giderlerinin mahsubu sonucu doğan yani fiili hareket sonucu doğan tutardır. Beyanname üzerinde sağlanan bir takım indirim ve istisna gibi teşviklerden sonra şekillenen mali kâr ise ‘’fiili çaba’’ sonucu edinilmiş değildir. Bu nedenle bağış ve yardım indiriminde üst sınır olarak ticari kazancın dikkate alınması gerektiğini düşünüyoruz.

Bağış ve yardımla ilgili birkaç hatırlatma yaparak yazımızı bitirelim:
  • Bağış ve yardım mutlaka makbuza dayanmalıdır. Bağışın nakden yapılmaması halinde, bağışlanan veya yardımın konusunu oluşturan mal veya hakkın maliyet bedeli veya kayıtlı değeri, bu değer mevcut değilse Vergi Usul Kanunu hükümlerine göre takdir komisyonlarınca tespit edilecek değeri esas alınır.
  • Kamuya yararlı dernek veya vakıf statüsünün tespitinde yardım yapılan kuruluştan bu durumu tevsik eden belge istenmelidir.
  • Bağış-yardım karşılıksız yapılmış olmalıdır.
  • Sadece ilgili dönem kazancından indirilebilir, indirilemeyen kısım diğer yıla nakledilemez.
 
Fatih AYDIN

S.M.Mali Müşavir / Bağımsız Denetçi (SPK-KGK)