Yasama döneminin açılmasıyla birlikte hem bütçe çalışmaları hız kazandı hem de vergi–sosyal güvenlik alanında yeni düzenlemeler peş peşe geliyor. Bunların içinde dikkat çeken bir başlık: bazı meslek ve faaliyet alanlarına “yıllık harç” getiriliyor.

ŞİMŞEK SİNYALİ VERMİŞTİ

Hatırlarsanız Mehmet Şimşek, Temmuz ayında kamuoyuna bazı açıklamalar yapmış ve bazı mesleklerdeki gelir beyanlarının gerçeği yansıtmadığını söylemişti. Maliye’nin tespitlerine göre; özel hastanelerde çalışan doktorlar 61.031 TL, kuyumcular 42.360 TL, avukatlar 33.641 TL, galericiler 7.842 TL, emlakçılar 5.226 TL aylık gelir beyan etmiş. Bu açıklamalar kimi meslek örgütlerince tepkiyle karşılandı; buna karşılık kamuoyunda belirgin bir farkındalık oluştu.

Daha önce de yazdım; ücretliler vergi yükünü sırtlanmış durumda.

Buna karşın gelirini saklamayı başaran bazı kesimler daha az vergi ödüyor; üstelik alenen daha yüksek yaşam standardına sahip olmalarına rağmen.

İşte Şimşek’in açıklamaları sonrasında gözler doğal olarak bu meslek gruplarına çevrildi.

YENİ HARÇ DÜZENLEMESİ NE GETİRİYOR?

Geçtiğimiz günlerde AK Parti Grubu tarafından TBMM’ye bir kanun teklifi sunuldu. Teklif bütçe disiplini ve sosyal güvenlik başlıklarının yanında vergi alanında da yeni adımlar içeriyor. Dikkat çeken başlıklardan biri de, bazı meslek ve faaliyet alanlarına yıllık harç getirilmesi.

  • Kuyumculuk yetki belgesi için yıllık 30 bin lira,
  • İkinci el motorlu kara taşıtı ticareti ve emlâk ticareti için yıllık 20 bin lira,
  • Özel tıp merkezi ruhsatnamesi için yıllık 50 bin lira,
  • Ağız ve diş sağlığı merkezi ile hayvan hastanesi ruhsatı için yıllık 40 bin lira, harç öngörülüyor.

Büyükşehirlerde ise bu tutarlar artırımlı olarak uygulanacak. Örneğin kuyumculuk yetki belgesi için yıllık harç tutarı İstanbul, Ankara ve İzmir’de 60 bin liraya çıkacak.

Ayrıca havayolu işletme ruhsatı için yıllık 2 milyon lira, kıymetli maden kuruluş ve faaliyet izin belgeleri için yıllık 7,5 milyon lira yıllık harç öngörülmüş durumda.

Bu harç adımıyla birlikte bütçeye yıllık yaklaşık 4,5 milyar lira tutarında ilave gelir hedefleniyor.

GELİR KATKISI OLDUKÇA AZ!

2026 bütçesinde toplam gelir hedefi 16,2 trilyon lira. Vergi gelirleri ise 13,8 trilyon civarında. Bunun içinde ana kalemler sırasıyla KDV (yaklaşık 3,99 trilyon TL), gelir vergisi (3,52 trilyon TL), ÖTV (2,53 trilyon TL) olarak sıralanıyor.

Harçlar kaleminden ise 2026’da 459,6 milyar lira gelir hedefleniyor. Bu yeni harç düzenlemesinden beklenen gelir ise 4,5 milyar lira.

Bu rakamın toplam gelire oranı %0,028, vergi gelirine oranı %0,033, harçlar toplamına oranı ise %0,98.

Bu düzenlemenin bütçeye katkısının oldukça sınırlı olduğunu görüyoruz.

AMAÇ NE OLMALI?

Bazı faaliyetlere yıllık harç getirilmesi “simgesel” bir disiplin etkisi yaratabilir; bütçeye küçük bir katkı sağlar ve bu kesimlerin “vergi ödeme alışkanlığını” pekiştirebilir. Fakat tek başına bu kesimlere yönelik vergi adaletini sağlamaz. Zira bütçeye katkısı oldukça sınırlı.

Esas olan;

  • Düşük beyan eğilimi olan mesleklerde saha denetimini, risk analizini ve veri eşleştirmeyi derinleştirmek,
  • Beyan–harcama uyumunu (POS, e-fatura, e-arşiv, banka hareketleri, kiralama ve sigorta verileri vb.) gerçek zamanlı kontrol etmek,
  • Kayıt dışı gelirleri yakalayıp gelir vergisi matrahına sokmaktır.

Açıkçası ben, Sayın Bakan’ın açıklamalarının ardından bu meslek gruplarında kayıt dışılıkla mücadelede ciddi adımlar bekliyorum. Bu harç düzenlemesini de yalnızca bir başlangıç olarak görüyorum.

SON SÖZLERİM
Şu tespiti yapalım.

Harçlar, yalnızca izinle yürütülebilen ve kamu gözetimi gerektiren faaliyetlere ilişkin makul ve orantılı bir mali yük getirmektedir. Çünkü harç getirilen faaliyetler ancak ve ancak devletin verdiği izinle yapılabilir ve bu izin herkese verilmez. Bunun elbette bir bedeli olmalı.

Ancak gelir grupları arasındaki vergi adaleti harçla değil, gelir vergisinin tabanını genişletmekle olur.

2026’da kayıt dışıyla etkin mücadeleyle beyanı düşük mesleklerde sağlanacak kalıcı gelir artışının bütçeye katkısı çok daha büyük olacaktır.

Vergi politikasında asıl başarı; doktorundan kuyumcusuna, emlakçısından galericisine kadar düşük beyan pratiğini kırmak, yüksek gelir sahiplerinin gerçek kazancını sisteme çekmek ve yükü ücretlilerin üzerinden kademeli olarak almakla gelecektir.

Bütçe açığını da ancak böyle, adaletli ve sürdürülebilir bir şekilde kapatabiliriz.


İsmail Vefa AK

Ortak, Yeminli Mali Müşavir

Diğer Makaleler